YÖK Başkanlığının Üniversitelere Kadro Verme Yetkisi Kaldırıldı...

kadirk

Öğrenci
Vahdet Hoca söyle demiş "Sevgili gençler, bazılarınızın kadro ilanına çıkılamaması konusunda öfkeli olduğunuzu ve ülkemizin genel sıkıntısı olduğu üzere öfkenizi yanlış yerlere yönelttiğinizi görüyorum. Kadro ilanlarının çıkması konusunda gerekli yerlerle iletişime geçtik ve #öğretimelemanı kadroların yanmaması için düzenlemenin acil yapılması gerektiğini ifade ettik. Ancak bu durum Cumhurbaşkanlığı ile ilgili bir süreç. Kadro ilan yetkisi YÖKten kararname ile alındı ve henüz verilmedi."

Buradan benim anladığım ilgi göstermeye calışıyor ama yeterince değil çünkü ülkenin durumu yeni sistem oluşumu hepimiz biliyoruz buda bizim bireysel sorunumuz ama diğer sorunlarda doçenlik sözlü sınavı, eş durumu ya da baska gündeminde olan konularda bireysel sorunlardan değilmi ki
 

Mutlu Ege

Öğrenci
Hocalarım bence Vahdet Hoca akademisyen sorunlarıyla uğraşıyor hiç yeni akademisyen adaylarıyla ilgilenemiyor. Birde gözüme çarpan hep meb Ziya Selçuk bakanımızla iletişime geçme çabasında, neredeyse Yök le bağlantısını kesmiş gibi bir hava katıyor. Akademisyen alımlarında büyük bir değişiklik olacak sanırım, bu kadar gizli yurudugune ve bu kadar beklendiğine gore..
 

onuronur

Öğrenci
Arkadaşlar merhaba. Öncelikle boş durmanın ne kadar zor olduğunun farkındayım. Hayalleriniz var ve bunlara ulaşmayı istiyorsunuz. Fakat burada gözlemlediğim şu; meşgaleniz olmadığından kendi kendinize senaryolar yazıyorsunuz. Bu senaryolara karşı çıkanlar olunca da öfkeleniyorsunuz. Çünkü hayal ettiğiniz şeyin gerçek olmasını istiyorsunuz ve bu doğal bir durum.

Öncelikle burada "şuradan duyum aldım", "buradan böyle söylendi", "ben böyle tahmin ediyorum", "böyle olacaktır" gibi laflara itibar etmeniz demek daha çok hayal kırıklığı yaşayacaksınız demektir.

Şu anda YÖK'ün kadro verme yetkisi yok. Elinden Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile alındı. Dolayısıyla muhatabınız YÖK değil Cumhurbaşkanlığı. Cumhurbaşkanlığında da karar verme yetkisi Cumhurbaşkanındadır. Daha net bir ifade ile yapılacak düzenlemeyi bilen tek kişi Cumhurbaşkanı.

Şu anda yeni sisteme geçildiği için tüm yönetmelikler yeninden yazılıyor, tüm atamalar yeniden yapılıyor. Maalesef ülke gündeminde akademisyen atamalarından önemli iki konu var. Bunlar ekonomik durum ve Suriye meselesi. Sizce şu anda Cumhurbaşkanı enerjisini akademisyen atamalarına yönlendirmiş olabilir mi? Çünkü Cumhurbaşkanlığı sistemiyle birlikte artık ülkenin Cumhurbaşkanı tarafından yönetilmesi referandumla kabul edildi. Akademisyen atamalarının gerçekleşmesi için akademisyen alımlarının nasıl yapılacağı, kim tarafından yapılacağı, ne miktarda yapılacağı artık Cumhurbaşkanlığı bünyesinde oluşturulan kurullardadır. Dolayısıyla Sn Cumhurbaşkanımızın takdir etmediği hiçbir düzenleme hayata geçemez.

Burada yapılacak naçizane önerim şudur; eğer bir meşgaleniz yok ise kendinize bir uğraş bulmanızdır. Madem akademik kariyer düşünüyorsunuz, bu boş zaman akademik çalışma yapmak için muazzam bir fırsat sizler için. Tezinizi tamamlamak, makale yazmak, literatürde okuma yapmak için bundan iyi zaman bulamazsınız.

Bunun yanında konu hakkında hiçbir yetkisi olmayan Vahdet ÖZKOÇAK, YÖK, rektörler ve diğer akademik unvanlı kişiler size sadece kendi görüşlerini aktarabilirler. Bir çözüm üretemezler! Hiçbir yetkisi olmayan insanlara boş yere öfke biriktirmemenizi tavsiye ederim.

Sonuç; akademisyen alımları elbette yapılacaktır. Fakat ne zaman ve hangi şartlarda yapılacağı sadece Cumhurbaşkanlığı makamınca bilinmektedir. Bize düşen ise zamanımızı varsayımlarla ve kuruntularla harcamak yerine en verimli şekilde değerlendirmektir.

Not: Akademisyenler bir ülkenin geleceğini inşa eden en nitelikli insanlardır. Dolayısıyla bir ülkenin en nitelikli insan sermayesi olarak sabır, çalışkanlık ve iyi niyetli olmak akademisyenlerin ön önemli sorumluluklarındandır.

Selamlar, sevgiler ve saygılar.
 

ogulhankayabas

Kısıtlanmış Üyelik
Arkadaşlar merhaba. Öncelikle boş durmanın ne kadar zor olduğunun farkındayım. Hayalleriniz var ve bunlara ulaşmayı istiyorsunuz. Fakat burada gözlemlediğim şu; meşgaleniz olmadığından kendi kendinize senaryolar yazıyorsunuz. Bu senaryolara karşı çıkanlar olunca da öfkeleniyorsunuz. Çünkü hayal ettiğiniz şeyin gerçek olmasını istiyorsunuz ve bu doğal bir durum.

Öncelikle burada "şuradan duyum aldım", "buradan böyle söylendi", "ben böyle tahmin ediyorum", "böyle olacaktır" gibi laflara itibar etmeniz demek daha çok hayal kırıklığı yaşayacaksınız demektir.

Şu anda YÖK'ün kadro verme yetkisi yok. Elinden Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile alındı. Dolayısıyla muhatabınız YÖK değil Cumhurbaşkanlığı. Cumhurbaşkanlığında da karar verme yetkisi Cumhurbaşkanındadır. Daha net bir ifade ile yapılacak düzenlemeyi bilen tek kişi Cumhurbaşkanı.

Şu anda yeni sisteme geçildiği için tüm yönetmelikler yeninden yazılıyor, tüm atamalar yeniden yapılıyor. Maalesef ülke gündeminde akademisyen atamalarından önemli iki konu var. Bunlar ekonomik durum ve Suriye meselesi. Sizce şu anda Cumhurbaşkanı enerjisini akademisyen atamalarına yönlendirmiş olabilir mi? Çünkü Cumhurbaşkanlığı sistemiyle birlikte artık ülkenin Cumhurbaşkanı tarafından yönetilmesi referandumla kabul edildi. Akademisyen atamalarının gerçekleşmesi için akademisyen alımlarının nasıl yapılacağı, kim tarafından yapılacağı, ne miktarda yapılacağı artık Cumhurbaşkanlığı bünyesinde oluşturulan kurullardadır. Dolayısıyla Sn Cumhurbaşkanımızın takdir etmediği hiçbir düzenleme hayata geçemez.

Burada yapılacak naçizane önerim şudur; eğer bir meşgaleniz yok ise kendinize bir uğraş bulmanızdır. Madem akademik kariyer düşünüyorsunuz, bu boş zaman akademik çalışma yapmak için muazzam bir fırsat sizler için. Tezinizi tamamlamak, makale yazmak, literatürde okuma yapmak için bundan iyi zaman bulamazsınız.

Bunun yanında konu hakkında hiçbir yetkisi olmayan Vahdet ÖZKOÇAK, YÖK, rektörler ve diğer akademik unvanlı kişiler size sadece kendi görüşlerini aktarabilirler. Bir çözüm üretemezler! Hiçbir yetkisi olmayan insanlara boş yere öfke biriktirmemenizi tavsiye ederim.

Sonuç; akademisyen alımları elbette yapılacaktır. Fakat ne zaman ve hangi şartlarda yapılacağı sadece Cumhurbaşkanlığı makamınca bilinmektedir. Bize düşen ise zamanımızı varsayımlarla ve kuruntularla harcamak yerine en verimli şekilde değerlendirmektir.

Not: Akademisyenler bir ülkenin geleceğini inşa eden en nitelikli insanlardır. Dolayısıyla bir ülkenin en nitelikli insan sermayesi olarak sabır, çalışkanlık ve iyi niyetli olmak akademisyenlerin ön önemli sorumluluklarındandır.

Selamlar, sevgiler ve saygılar.

Bu muhteşem yazınızla hepimize hem ders verdiniz, hem de yüreklerimize su serptiniz hocam. Allah razı olsun. Dediğiniz gibi bekleyip göreceğiz.
 

tumua

Araştırma Görevlisi
Yukaridaki bir sayfa dolusu paragrafta yeni olan bir sey var mi? Kimsenin bilmedigi?
- Kadro meselesinin cb’na gectigini herkes biliyor ancak ayni sekilde cb bunu tekrardan YOK’e verebilir ayni sekilde kurumsal degisiklik olacagi ancak YOK’teki birimin dogrudan ilanlari yayinlayacak olan kuruma gecirilecegi aylar oncesinden belirtilmisti dolayisiyla YOK’te bu konuda muhattabimizdir.
- Vahdet Ozkocak’i kisisel olarak tanimiyorum ama kendisi universitede bir dr olmasinin yani sira ayni zamanda akademik camiadaki bir kac sendikanin da baskani. Size sendika baskanlarinin gorevlerinin ne oldugunu siralamama gerek yok sanirim. Gitsin Sayin Sarac’in bogazini siksin demiyoruz zaten.
 
Son düzenleme:

yasarayanoglu

Yardımcı Editör
Arkadaşlar merhaba. Öncelikle boş durmanın ne kadar zor olduğunun farkındayım. Hayalleriniz var ve bunlara ulaşmayı istiyorsunuz. Fakat burada gözlemlediğim şu; meşgaleniz olmadığından kendi kendinize senaryolar yazıyorsunuz. Bu senaryolara karşı çıkanlar olunca da öfkeleniyorsunuz. Çünkü hayal ettiğiniz şeyin gerçek olmasını istiyorsunuz ve bu doğal bir durum.

Öncelikle burada "şuradan duyum aldım", "buradan böyle söylendi", "ben böyle tahmin ediyorum", "böyle olacaktır" gibi laflara itibar etmeniz demek daha çok hayal kırıklığı yaşayacaksınız demektir.

Şu anda YÖK'ün kadro verme yetkisi yok. Elinden Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile alındı. Dolayısıyla muhatabınız YÖK değil Cumhurbaşkanlığı. Cumhurbaşkanlığında da karar verme yetkisi Cumhurbaşkanındadır. Daha net bir ifade ile yapılacak düzenlemeyi bilen tek kişi Cumhurbaşkanı.

Şu anda yeni sisteme geçildiği için tüm yönetmelikler yeninden yazılıyor, tüm atamalar yeniden yapılıyor. Maalesef ülke gündeminde akademisyen atamalarından önemli iki konu var. Bunlar ekonomik durum ve Suriye meselesi. Sizce şu anda Cumhurbaşkanı enerjisini akademisyen atamalarına yönlendirmiş olabilir mi? Çünkü Cumhurbaşkanlığı sistemiyle birlikte artık ülkenin Cumhurbaşkanı tarafından yönetilmesi referandumla kabul edildi. Akademisyen atamalarının gerçekleşmesi için akademisyen alımlarının nasıl yapılacağı, kim tarafından yapılacağı, ne miktarda yapılacağı artık Cumhurbaşkanlığı bünyesinde oluşturulan kurullardadır. Dolayısıyla Sn Cumhurbaşkanımızın takdir etmediği hiçbir düzenleme hayata geçemez.

Burada yapılacak naçizane önerim şudur; eğer bir meşgaleniz yok ise kendinize bir uğraş bulmanızdır. Madem akademik kariyer düşünüyorsunuz, bu boş zaman akademik çalışma yapmak için muazzam bir fırsat sizler için. Tezinizi tamamlamak, makale yazmak, literatürde okuma yapmak için bundan iyi zaman bulamazsınız.

Bunun yanında konu hakkında hiçbir yetkisi olmayan Vahdet ÖZKOÇAK, YÖK, rektörler ve diğer akademik unvanlı kişiler size sadece kendi görüşlerini aktarabilirler. Bir çözüm üretemezler! Hiçbir yetkisi olmayan insanlara boş yere öfke biriktirmemenizi tavsiye ederim.

Sonuç; akademisyen alımları elbette yapılacaktır. Fakat ne zaman ve hangi şartlarda yapılacağı sadece Cumhurbaşkanlığı makamınca bilinmektedir. Bize düşen ise zamanımızı varsayımlarla ve kuruntularla harcamak yerine en verimli şekilde değerlendirmektir.

Not: Akademisyenler bir ülkenin geleceğini inşa eden en nitelikli insanlardır. Dolayısıyla bir ülkenin en nitelikli insan sermayesi olarak sabır, çalışkanlık ve iyi niyetli olmak akademisyenlerin ön önemli sorumluluklarındandır.

Selamlar, sevgiler ve saygılar.

Sayın @onuronur öncelikle teşekkür ederiz buradaki hiç kimse yetkinin Cumhurbaşkanlığı uhdesinde olduğunu bilmiyordu, bizleri aydınlattınız (!?!). Ancak akademisyenlik bir kenara insan olmanın en temel kurallarından birisi had bilmektir. İnsanlara şizofren muamelesi yapmanız hiçbir insani değere sığmamaktadır, lafınızı bilerek konuşunuz. Buradaki hiç kimse eli boş meşgalesiz insanlar değil tavsiyenizi kendinize yahut (eğer akademisyen iseniz) öğrencilerinize, (çocuk sahibi iseniz) çocuklarınıza saklayınız. Zira burada fikirlerini paylaşan hiç kimsenin birilerinin vereceği akla ihtiyacı yok.

Vahdet Özkoçak konusunda belki ağır söylemler oldu burada lakin kendisi hem aday hem de mevcut öğretim elemanlarını temsil eden bir STK'nın yöneticisi ve işi bu tür sorunları takip edip temsil ettiği insanlara bilgi aktarmak dolayısıyla daha fazla çaba göstermesi gerektiğinin belirtilmesinde yanlış bir husus yok. STK yöneticisi sıfatıyla belki burada kimsenin görüşemeyeceği makamlarla görüşme yetisine haiz kendisi.

Sabır ve sukunet yeri geldiğinde gerekli olabilir ama bu kadar görmezden gelinen bir mevzuda bu yönde telkin yersiz ve anlamsızdır. ALES puan süresi vs gibi pek çok bilinmez varken yeni kadro beklentisi içinde olan insanların konuşması ve bir şeyler öğrenmeye çalışmasından daha doğal birşey sanırım yoktur. Ayrıca sadece yeni ilan bekleyenler değil nakil gibi geri dönüş gibi bizzat kendi hakkı olanı bekleyenleri de unutmamak gerekir.

Selamlar, saygılar..
 
Son düzenleme:

erdal34

Araştırma Görevlisi
Arkadaşlar bugün bir arkadaş cuma namazında bir üni rektörünü görmüş ve kadroları sormuş
Rektör de "Cumhurbaşkanlığına bağlı,hiç bilgimiz yok, bekliyoruz" demiş.
Yani yokte olsa,biliriz.Ama CB olduğu için hiç bilgi yok demis
 

DOKTORALI

Öğrenci
arkadaşlar size şunu söylemek isterim. artık kurumlar o kadar vurdumduymaz olmuş ki bırakın bizim şu konumuzu mesela başka konuda binlerce yorum yapıp mesaj atanlara bile bir açıklama yapma gerekliliği duymuyorlar. öğretim elemanı ilanları ne zaman çıkar yada şartlar değişecekmi konusunu merak eden yada takip eden bir avuç insan olduğumuz için bizi hayatta umursayıpta cevap falan vermezler. bir açıklama yapılacağınıda sanmıyorum bu sebeple. belki burada bilgiler edinip paylaşan arkadaşlar olursa en fazla oradan bilgi edinebiliriz. bir bilgi sahibi olan arkadaşlar eğer bilginin kaynağına güveniyolarsa paylaşsınlar lütfen.
 

SultanBaybars

Öğrenci
Şartlar değişecek mi acaba? Bunu kestirmek çok zor herhalde. Ancak yukarıda söylendiği gibi eğer yeni yönetmelikler hazırlanıyorsa alım şartları da değişebilir herhalde.
 

Ar-Gör

Öğrenci
AkademiKadro.net sitesinin 6 Eylül tarihli paylaşımı:
"Arkadaşlar yaklaşık bir buçuk ayı aşkın süredir YÖK tarafından hem devlet hem vakıf üniversitelerinin Araştırma Görevlisi ve Öğretim Görevlisi ilanları yayımlanamıyor. Bunun nedeni bazı yapılan mevzuat düzenlemeleri. Bu ay içerisinde gelişmelerin olacağını değerlendiriyoruz. Bilgilerinize.."

NOT: Dostlar bu arada lütfen karşılıklı hakarete dayanan ikili tartışmaları özel mesaj yoluyla yapın.. Burada gereksiz uzunlukta yazışmalara neden oluyor!! Herkes bildiği şeyleri usulüne göre yazsın ve eleştirecek olan da usulüne göre eleştirisini yapsın!!
 

DOKTORALI

Öğrenci
Şartlar değişecek mi acaba? Bunu kestirmek çok zor herhalde. Ancak yukarıda söylendiği gibi eğer yeni yönetmelikler hazırlanıyorsa alım şartları da değişebilir herhalde.

bence değişecek. öğretim üyesi şartlarında olmayabilir ama öğretim görevlisi ve araştırma görevlisi kriterlerinde bir şeyler olabilir gibi geliyor. şartlar zorlaşırmı kolaylaşırmı bilemem.

- - - Güncellendi - - -

bide ben şunu fark ettim geçen yıllara göre bu sene ocak ile temmuz arası daha fazla alım oldu. art niyetli olmayayım ama şartların değişecegini biliyomusta bol bol ilan vermiş gibi. üstüne bide böyle hiç açıklama yapılmadan bıçak gibi kesince ilanlarda insan şüpheleniyor.
 

ogulhankayabas

Kısıtlanmış Üyelik
Sizce Ne gibi değişiklikler olabilir?

Mülakat kaldırılmaz. ÖYP benzeri bir şeyi kimse istemiyor. Alım şartlarında ufak tefek değişiklikler hariç bir şey beklenmiyor.

Kaynak: Rektörlüklerden ve YÖK'teki yetkililerden aldığım bilgi. Sn. Cumhurbaşkanımızın danışmanlarınada üniversite yetkileleri bunu aktarmış. Ama Cumhurbaşkanımızın uzman kadrosu neyi takdir eder bilinmez.
 

DOKTORALI

Öğrenci
Mülakat kaldırılmaz. ÖYP benzeri bir şeyi kimse istemiyor. Alım şartlarında ufak tefek değişiklikler hariç bir şey beklenmiyor.

Kaynak: Rektörlüklerden ve YÖK'teki yetkililerden aldığım bilgi. Sn. Cumhurbaşkanımızın danışmanlarınada üniversite yetkileleri bunu aktarmış. Ama Cumhurbaşkanımızın uzman kadrosu neyi takdir eder bilinmez.

aynen kardeşim çok büyük değişiklik olmaz. benim düşüncem en fazla bu yüzdelerde belki birazcık oynama olabilir bide meslek yüksek okulları için bir uygulama gelebilir.
 

DOKTORALI

Öğrenci
Mülakat kaldırılmaz. ÖYP benzeri bir şeyi kimse istemiyor. Alım şartlarında ufak tefek değişiklikler hariç bir şey beklenmiyor.

Kaynak: Rektörlüklerden ve YÖK'teki yetkililerden aldığım bilgi. Sn. Cumhurbaşkanımızın danışmanlarınada üniversite yetkileleri bunu aktarmış. Ama Cumhurbaşkanımızın uzman kadrosu neyi takdir eder bilinmez.

aynen kardeşim. sadece bu giriş yüzdeleriyle ilgili bir oynama olabilir (diploma ales vb. puanların yüzdeleri). bide meslek yüksekokulları için bir uygulama gelebilir.
 

DOKTORALI

Öğrenci
sadece bu giriş yüzdeleriyle ilgili bir oynama olabilir (diploma ales vb. puanların yüzdeleri). bide meslek yüksekokulları için bir uygulama gelebilir.
 
Üst