Araştırma Görevlisi Olmanın Anlamsızlaşması

gs266

Öğrenci
Yeni çıkan norm kadro yönetmeliği ile beraber, araştırma görevlisi olmanın bir anlamı kalmadığını düşünüyorum.
Doktorayı bitirdikten sonra, değil kendi okulunuzda bir başka okulda bile kadro bulunamayacağı düşünülürse, araştırma görevliliğinin sonu doktoralı işsiz yetiştirmekten başka bir şey olmayacak gibi.
Çünkü şuan köklü okullarda hali hazırda norm kadroyu dolduracak bir çok hoca varken bu okullarda kadro bulmak imkansızlaşacak, yeni açılan veya kadroları boş olan okullarında şuan hali hazırda doktor araştırma görevlisi olanlar ile dolacağı düşünüldüğünde yeni işe başlamış araştırma görevlisi doktorasını bitirdiğinde işsiz kalacaktır.
Yanılıyor muyum?
 
Yeni çıkan norm kadro yönetmeliği ile beraber, araştırma görevlisi olmanın bir anlamı kalmadığını düşünüyorum.
Doktorayı bitirdikten sonra, değil kendi okulunuzda bir başka okulda bile kadro bulunamayacağı düşünülürse, araştırma görevliliğinin sonu doktoralı işsiz yetiştirmekten başka bir şey olmayacak gibi.
Çünkü şuan köklü okullarda hali hazırda norm kadroyu dolduracak bir çok hoca varken bu okullarda kadro bulmak imkansızlaşacak, yeni açılan veya kadroları boş olan okullarında şuan hali hazırda doktor araştırma görevlisi olanlar ile dolacağı düşünüldüğünde yeni işe başlamış araştırma görevlisi doktorasını bitirdiğinde işsiz kalacaktır.
Yanılıyor muyum?

hocam su anda durum belki öyle gözukuyo olabilir ama daha ne yönetmelikler cıkar kım bilir.Köprunun altınndan daha cok su akar bır sene sonrasının bile ne olacagını bilmiyoruz.
 
D

Doktorazede

Guest
Alanımda Türkiye'deki en iyi üniversitelerden birinde yeni doktorasını bitirmiş biri olarak çok haklı olduğunuzu söylemeliyim. Küçük bir ilde bulunan üniversitede 6 yıllık araştırma görevliliğimin sonu (norm kadro yönetmeliği nedeniyle) işsizlik oldu. Ama akademik canavar arkadaşın dediği gibi bir sene sonrasında neler olacağı bilinemez, eğitimine devam edip maas alanlar bu şekilde düşünebilir. Benim gibiler ise 1 yıl bile olsa işsiz ne yapacağını, ne için gece gündüz emek verip doktorayı bitirdiğini düşünüp duracak.. Gerçekten çok yazık..
 

tarhana

Öğrenci
Bu yoruma mevcut tabloya bakarak katılıyorum. Ama bu araştırma görevliliğinden ne beklenildiği ile alakalı bir şey bana göre.
Yani bir anabilim dalında sınavların dışında araştırma görevlisine hangi noktada ihtiyaç duyulur? Öğretim üyelerinin girmek istemediği derslere girmek zorunda kalmak bence araştırma görevlisi olmanın anlamsızlaştığı noktadır. Ara eleman gibi muamele görmek gerçekten sinir bozucu olsa gerek. Hem derse girip konu anlatıyorsun, hem de daha yolun çok başında bir öğrencisin. Diğer yandan bu mesleğin tanımlaması bu kadar geniş olduğu sürece anlamsızlığı da devam edecektir. Araştırma görevlisi 2547 sayılı kanunun 33. maddesi sadece "yardımcı" olarak nitelendiriyor. Bence sadece bu olmaması gerekir.
 

XOXOX

Öğrenci
sadece ilk kez araştırma görevlisi olacaklar için değil, halihazırda araştırma görevlisi olanlar için de anlamsızlaştı. 50/d'liler her an tedirginlik içinde, 33/a'lılar da öyle... ben kanayan yara öyp'liyim. tam 5 yıl önce atandığımda ödenek, dil eğitimi, insanca bir zorunlu hizmet yönetmeliği ve en önemlisi öğretim üyesi olma garantisi vardı. adı üstündeydi çünkü: "öğretim üyesi" yetiştirme programı. görünen o ki en iyi ihtimalle dr araş gör olarak, diğer hocalarımızın emekli olmalarını bekleyeceğiz. özellikle taşrada herkes yolunu bulmuş, hiçbir hoca ne şehir ne üniversite değiştirir. öğretim üyesi olmak hayal oldu.
 

Arafta

Öğrenci
Evet, araştırma görevliliği gerçekten anlamsızlaştı gibi görünüyor. Ama bunun bir nedeninin de biz araştırma görevlileri olduğunu düşünüyorum. Çünkü hiçbir kanun nizam bilmeyen yöneticilerin yönlendirmelerine uyuyoruz verilen işleri yapıyoruz, nitekim biz de kanun nizam bilmiyoruz. Oysa kanun maddesinde açıkça "araştırma, inceleme ve deneylerde yardımcı olan ve yetkili organlarca verilen ilgili diğer görevleri yapan öğretim elemanıdır." şeklinde tanımlanmış araştırma görevliliği. Araştırma görevlisine araştırma, inceleme ve deneyle ilgili olmayan hiçbir iş verilemez, dolayısıyla eğitim-öğretim faaliyetleriyle ilgili işler de verilemez. Bu işlerin tamamını öğretim üyelerinin ve görevlilerinin yapmaları gerekir. Örneğin araştırma görevlisi gözetmenlik falan yapmaz ama bu mümkün mü? hadi hep bir ağızdan "hayır" diyelim. Aslında olması gereken bu ama yapmıyorlar ve yaptıramıyoruz. Bunu yaptıracak cesareti ÖYP'liler de bir miktar görüyordum, çünkü kendi haklarıyla yerleştikleri için özgüveni yüksek olanlar vardı. Ama hocalar bunlar bizi dinlemiyor, ayak işlerimizi yaptıramıyoruz diye YÖK'e baskı yapıp kaldırttılar ÖYP'yi. Diğer araştırma görevlileri ise Dekanlıklar tarafından alındıkları için hep bir minnet borcu hissedip seslerini çıkarmıyorlar. Zaten bilmiyorlar da, çünkü kanun bilmeyen üstleri tarafından sürekli araştırma görevlileri her konuda yardımcı olur diye empoze edilip, kabullendiriliyorlar. Tüm araştırma görevlileri de ilerde öğretim üyesi olurken problem yaşamayayım diye her şeye sabrediyorlar.
İşte tam bu noktada belirtmek istiyorum ki, arkadaşlar artık her hukuksuzluğa karşı sabreden bir araştırma görevliliği anlamsızlaştı. Artık tüm alımlar 50/d ve bunlardan sadece %20'si aynı üniversitede kadro alabilir, o da üniversite isterse. Halihazırda 33/a'lı olanlar ise Norm kadroya takılacaklarından kimseye minnet duymamalarını ve her işin kendisine verilemeyeceğini artık mevzuatı iyi bir şekilde öğrenerek yapmalarını tavsiye ederim.

- - - Güncellendi - - -

Alanımda Türkiye'deki en iyi üniversitelerden birinde yeni doktorasını bitirmiş biri olarak çok haklı olduğunuzu söylemeliyim. Küçük bir ilde bulunan üniversitede 6 yıllık araştırma görevliliğimin sonu (norm kadro yönetmeliği nedeniyle) işsizlik oldu. Ama akademik canavar arkadaşın dediği gibi bir sene sonrasında neler olacağı bilinemez, eğitimine devam edip maas alanlar bu şekilde düşünebilir. Benim gibiler ise 1 yıl bile olsa işsiz ne yapacağını, ne için gece gündüz emek verip doktorayı bitirdiğini düşünüp duracak.. Gerçekten çok yazık..

Hakikaten çok garip ki iyi çalışıp mezun olanın ilişiği kesiliyor, uzatan bitirmeyen işine devam ediyor. Yani çalışan cezalandırılıyor ya da cezalandırılmamak için eğitimini tamamlamıyor. YÖK'ün bir an önce Dr. Öğr. Üyesi alımlarında ilanlara açıklama ve farklı şartlar konulmasını yasaklaması gerekir ki sadece işini yürütenler değil herkes başvuru yapabilsin ve kadroyu hak eden alsın. Böylece adamı olmayan çalışkan insanların engellenmesine müsaade edilmesin.
 
" yetkili organlarca verilen ilgili diğer görevleri yapan öğretim elemanıdır", Yetkili organlarca verilen diğer işler ne oluyor bu arada onu da bir açıklayınız. Her bilim dalında deney vs. olmuyor. Ayrıca araştırma ve inceleme tüm öğretim elemanlarının görevidir. Ancak, bölümlerde, araştırma, inceleme ve öğretim faaliyetlerinden başka idari görevler de bulunmaktadır ki, sadece araştırma görevlileri değil, bunları öğretim üyeleri de yapmaktadırlar.
Araştırma görevlileri de bölümün akademik işleri kadar eğitim öğretim işlerinden sorumludur. Üniversite akademik araştırma ve eğitim öğretim işlerinin bir arada yürütüldüğü bir kurum olduğuna göre tüm akademik personel bundan sorumludur. Fiilen derse girmemesi gerekir ancak sınavlarda gözetmenlik yapmak, özellikle çok sayıda öğrencisi olan bölümlerde sınavların düzenli bir şekilde yürütülebilmesi için gereklidir.
Araştırma görevlisinin ileride öğretim üyesi olacağı öngörüsünü kabul ediyorsunuz, öğretim üyesi olarak eğitim öğretim işleri yapmayacak sanki araştırma görevlisi sadece araştırma inceleme yapacak.
 

Arafta

Öğrenci
Sizin beyninize tam da istedikleri şeyleri iyi kazımışlar. Hangi mevzuatta yazıyor bu dedikleriniz. Kanunu açın okuyun araştırma görevlisi tanımı da öğretim üyesi ve görevlisi tanımı da gayet nettir. "yetkili organlarca verilen ilgili diğer görevleri yapan öğretim elemanıdır" buradaki ilgili kelimesinin araştırma, inceleme ve deney kelimelerine atıf yaptığını ve bunlarla ilgili olmayan işlerin verilemeyeceğini anlayamamanız içler acısı. Mevzuat dışına çıkıp da araştırma, inceleme ve deneye fazladan öğretim ve idari işleri eklemek sizin sınırlarınızı aşar. Şu cümleye "Araştırma görevlileri de bölümün akademik işleri kadar eğitim öğretim işlerinden sorumludur." bakar mısın bunu YÖK başkanı dahi söyleyemez. Mevzuattaki öğretim görevlisi tanımını getirip araştırma görevlisine yapıştırmış. Cümlelerinizin hiçbir dayanağı yok. Bu işler; ben bunu şöyle kabul ediyorum, sen şöyle öngörüyorsun gibi ifadelerle olmaz, kanun ve yönetmelikler açıktır. Evet araştırma görevlisi sadece araştırma, inceleme ve deneyle ilgili işleri yapar. Hiçbir kanuna dayanmayan siz gibiler yüzünden de idari işler yaptırılıyor. İdari personel yokmuş gibi. Üstelik hiç idari personel olmasa dahi araştırma görevlisi bu işleri yapmaz. 2547'ye göre öğretim üyeleri her işi, öğretim görevlileri eğitim öğretim işlerini yapar. Siz kendinizi kanun koyucu yerine koydukça, araştırma görevlileri de farklı nedenlerle ses çıkarmadıkça her şey yaparlar ama bakalım nereye kadar.
 
A

Akademik6

Guest
Sizin beyninize tam da istedikleri şeyleri iyi kazımışlar. Hangi mevzuatta yazıyor bu dedikleriniz. Kanunu açın okuyun araştırma görevlisi tanımı da öğretim üyesi ve görevlisi tanımı da gayet nettir. "yetkili organlarca verilen ilgili diğer görevleri yapan öğretim elemanıdır" buradaki ilgili kelimesinin araştırma, inceleme ve deney kelimelerine atıf yaptığını ve bunlarla ilgili olmayan işlerin verilemeyeceğini anlayamamanız içler acısı. Mevzuat dışına çıkıp da araştırma, inceleme ve deneye fazladan öğretim ve idari işleri eklemek sizin sınırlarınızı aşar. Şu cümleye "Araştırma görevlileri de bölümün akademik işleri kadar eğitim öğretim işlerinden sorumludur." bakar mısın bunu YÖK başkanı dahi söyleyemez. Mevzuattaki öğretim görevlisi tanımını getirip araştırma görevlisine yapıştırmış. Cümlelerinizin hiçbir dayanağı yok. Bu işler; ben bunu şöyle kabul ediyorum, sen şöyle öngörüyorsun gibi ifadelerle olmaz, kanun ve yönetmelikler açıktır. Evet araştırma görevlisi sadece araştırma, inceleme ve deneyle ilgili işleri yapar. Hiçbir kanuna dayanmayan siz gibiler yüzünden de idari işler yaptırılıyor. İdari personel yokmuş gibi. Üstelik hiç idari personel olmasa dahi araştırma görevlisi bu işleri yapmaz. 2547'ye göre öğretim üyeleri her işi, öğretim görevlileri eğitim öğretim işlerini yapar. Siz kendinizi kanun koyucu yerine koydukça, araştırma görevlileri de farklı nedenlerle ses çıkarmadıkça her şey yaparlar ama bakalım nereye kadar.

Bulunduğunuz yerden size öyle görünüyor olabilir. Pembe gözlüklerinizi çıkardığınız takdirde bu ülkede araştırma görevlileri neler çekiyor belki görebilirsiniz. Size ve tüm mevzuatlara uyan bölümünüze başarılar diliyorum.
 

brcsnmz

Öğrenci
Merhaba,
Araştırma görevlisi doktor olan birinin iş yükümlülükleri nedir?
Farklı universitelerde uygulama değişebilir mi? Mesela, doktoralı arş. gör.lerin kendi adına actıgı derse girdigini ve ogrenci olan arş. gör. lerde oldugu gibi ögrenci lablarında ve sınavlarda gözetmenlik yapmadıgını biliyorum ama Arş. Gör olması dolayısıyla bu işleri de yapması beklenebilir belki.
Sizin bildiğiniz ornekler nedir? Olması gereken nedir?
Teşekkurler
 
Son düzenleme:

Arafta

Öğrenci
7100 sayılı kanuna göre dr. Arş. Görler istedikleri takdirde ders verebilirler. Diğer bahsettiğin işlerin hiçbirini yapmak zorunda değiller. İnsanlık olsun diye yapıyorlar. Sizin yerinizde olsam kimsenin lab ına girmem. Labı sizin üzerinize alsınlar ders programında öyle girin.
Merhaba,
Araştırma görevlisi doktor olan birinin iş yükümlülükleri nedir?
Farklı universitelerde uygulama değişebilir mi? Mesela, doktoralı arş. gör.lerin kendi adına actıgı derse girdigini ve ogrenci olan arş. gör. lerde oldugu gibi ögrenci lablarında ve sınavlarda gözetmenlik yapmadıgını biliyorum ama Arş. Gör olması dolayısıyla bu işleri de yapması beklenebilir belki.
Sizin bildiğiniz ornekler nedir? Olması gereken nedir?
Teşekkurler
 

Ph.D.

Öğrenci
Merhaba,
Araştırma görevlisi doktor olan birinin iş yükümlülükleri nedir?
Farklı universitelerde uygulama değişebilir mi? Mesela, doktoralı arş. gör.lerin kendi adına actıgı derse girdigini ve ogrenci olan arş. gör. lerde oldugu gibi ögrenci lablarında ve sınavlarda gözetmenlik yapmadıgını biliyorum ama Arş. Gör olması dolayısıyla bu işleri de yapması beklenebilir belki.
Sizin bildiğiniz ornekler nedir? Olması gereken nedir?
Teşekkurler

Doktoralı araştırma görevlileri doktorasını yapmakta olan ar gör'ler gibi öğrenci lablarına girer, sınavlarda gözetmenlik görevlerini yerine getirir, laboratuvar sınavlarını yaparlar. Bazı üniversitelerde belirli bölümlerde nadiren de olsa Arş. Gör. Dr.'lerin bölüm derslerine girdiği görülebiliyor ancak buna genellikle bölüm başkanlıkları karar vermektedir.

- - - Güncellendi - - -

7100 sayılı kanuna göre dr. Arş. Görler istedikleri takdirde ders verebilirler. Diğer bahsettiğin işlerin hiçbirini yapmak zorunda değiller. İnsanlık olsun diye yapıyorlar. Sizin yerinizde olsam kimsenin lab ına girmem. Labı sizin üzerinize alsınlar ders programında öyle girin.

Maalesef ki Türkiye'de o işler öyle olmuyor.
 
Üst