Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Kullanıcılar
Şu anki ziyaretçiler
Akademikpersonel.org
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Yeni mesajlar
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Uygulamayı yükle
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
Akademik Personel
Akademik Personel Atama Kriterleri ve Yönetmelikle
YÖK Başkanlığının Üniversitelere Kadro Verme Yetkisi Kaldırıldı...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="MYCE" data-source="post: 495263"><p>Bir ışık elde etmek için gerekli olan elektriği, kabloyu, düğmeyi, ampülü vs. dünyanın, neresine götürürseniz götürün aynı şeklide çalışır. Bırakın dünyayı, evrenin neresinde olursanız olun bu sistem düğmeye basınca çalışır. Dolayısıyla fen bilimleri hizmet eden bir alandır, hizmet kalitesi iyi ise, hizmetin mâliki onu her yerde sunabilir (satabilir) ve dil de biliyorsa daha iyi olur, bu şüphesiz.</p><p>LAKİN</p><p>Bu topraklarda yaşamış, büyümüş, buranın havasıyla, suyuyla, kitabıyla yoğrulmuş bir sosyal bilimci ise gümrük kapısını geçtikten sonra araştırmacı ya da üretici değil, ancak araştırma ya da üretimin bir malzemesi olur. Yani bildiklerini anca burada sunabilir (satabilir). Dolayısıyla bir sosyal bilimci eğer içtimaîyatı ithal etmek için dil öğrenecekse, öğrenmese de olur. Literatürde "aydın yabancılaşması" ya da "aydın ihaneti" gibi anahtar kelimelerle bir miktar tarih okuması neyi kastettiğimi daha iyi açıklayacaktır.</p><p></p><p>Kısaca, fen bilimlerinde dil bilmektir, sınavdır, ne derseniz doğrudur. Lakin sosyal bilimlerde bilinmesi istenen dilin mahiyeti, gerekliliğini tartışmalı hale getirir. Burada ortak amaç ve hedefle toplanmış bir sosyal grubu teşkil ediyoruz. Bir şeylerle itham ederken keskin ifadeler kullanmanız yanlış.</p><p>Çıkacak olan yönetmelik de bu hususlara yönelik çıksa keşke diyeceğim ancak, hem bu beklenti muhatabı için çok üst düzey, hem de teknik olarak pek kolay değil.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="MYCE, post: 495263"] Bir ışık elde etmek için gerekli olan elektriği, kabloyu, düğmeyi, ampülü vs. dünyanın, neresine götürürseniz götürün aynı şeklide çalışır. Bırakın dünyayı, evrenin neresinde olursanız olun bu sistem düğmeye basınca çalışır. Dolayısıyla fen bilimleri hizmet eden bir alandır, hizmet kalitesi iyi ise, hizmetin mâliki onu her yerde sunabilir (satabilir) ve dil de biliyorsa daha iyi olur, bu şüphesiz. LAKİN Bu topraklarda yaşamış, büyümüş, buranın havasıyla, suyuyla, kitabıyla yoğrulmuş bir sosyal bilimci ise gümrük kapısını geçtikten sonra araştırmacı ya da üretici değil, ancak araştırma ya da üretimin bir malzemesi olur. Yani bildiklerini anca burada sunabilir (satabilir). Dolayısıyla bir sosyal bilimci eğer içtimaîyatı ithal etmek için dil öğrenecekse, öğrenmese de olur. Literatürde "aydın yabancılaşması" ya da "aydın ihaneti" gibi anahtar kelimelerle bir miktar tarih okuması neyi kastettiğimi daha iyi açıklayacaktır. Kısaca, fen bilimlerinde dil bilmektir, sınavdır, ne derseniz doğrudur. Lakin sosyal bilimlerde bilinmesi istenen dilin mahiyeti, gerekliliğini tartışmalı hale getirir. Burada ortak amaç ve hedefle toplanmış bir sosyal grubu teşkil ediyoruz. Bir şeylerle itham ederken keskin ifadeler kullanmanız yanlış. Çıkacak olan yönetmelik de bu hususlara yönelik çıksa keşke diyeceğim ancak, hem bu beklenti muhatabı için çok üst düzey, hem de teknik olarak pek kolay değil. [/QUOTE]
İnsan doğrulaması
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
Akademik Personel
Akademik Personel Atama Kriterleri ve Yönetmelikle
YÖK Başkanlığının Üniversitelere Kadro Verme Yetkisi Kaldırıldı...
Üst