Öğretim Üyelerinin 75 Yaş Düzenlemesi

Yükseköğretim Yürütme Kurulunca sözleşmeli olarak çalıştırılması uygun görülen emeklilik yaş haddini doldurmuş öğretim üyeleri, 1’er yıllık süreyle çalıştırılabilecek.
Yükseköğretim Yürütme Kurulunca sözleşmeli olarak çalıştırılması uygun görülen, emeklilik yaş haddini doldurmuş öğretim üyeleri, 1’er yıllık süreyle çalıştırılabilecek. Sözleşmeler, öğretim üyelerinin 75 yaşını doldurdukları tarihi geçmemek üzere emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanıncaya kadar 1’er yıllık sürelerle uzatılabilecek.
“Yükseköğretim Kurumlarında Emeklilik Yaş Haddini Doldurmuş Öğretim Üyelerinin Sözleşmeli Olarak Çalıştırılmasına İlişkin Usul ve Esaslar”, Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) internet sitesinde yayımlandı.
Buna göre, yükseköğretim kurumlarının emeklilik yaş haddini doldurmuş öğretim üyelerini sözleşmeli olarak çalıştırabilmesi için kriterler senato tarafından belirlenerek, öğretim üyelerine duyurulacak.
Öğretim üyeleri, sözleşmeli olarak çalıştırılmak için müracaatlarını, yaş haddini doldurmadan en az 3 ay önce kadrosunun bulunduğu bölüm başkanlığına, dekanlığa veya enstitü/yüksekokul/konservatuvar müdürlüğüne yapacak.
Kriterleri sağlayan öğretim üyelerinin sözleşmeli olarak çalıştırılma teklifleri, bölüm başkanının, ana bilim dalı başkanı ve bölüm kurulunun görüşünü alarak vereceği gerekçeli uygun görüş üzerine, fakülte/enstitü/yüksekokul/konservatuvar yönetim kuruluyla üniversite yönetim kurulunun kararı ve rektörün teklifiyle YÖK’e gönderilecek.
Üniversitenin teklif edilen alandaki öğretim üyesi ihtiyacı veya teklif edilen alanın YÖK tarafından belirlenen öncelikli alanlardan olup olmadığı değerlendirilecek. Yükseköğretim Yürütme Kurulunca sözleşmeli olarak çalıştırılması uygun görülen öğretim üyeleri, emeklilik yaş hadlerini doldurdukları tarihten itibaren 1’er yıllık süreyle çalıştırılabilecek.
Sözleşmeler aynı usulle, öğretim üyelerinin 75 yaşını doldurdukları tarihi geçmemek üzere emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanıncaya kadar 1’er yıllık sürelerle uzatılabilecek.
Sözleşmeli olarak çalıştırılan öğretim üyeleri idari
Sözleşmeli öğretim üyeleri hakkında kadrolu öğretim üyelerinin tabii olduğu izin hakları, yasak, ödev ve sorumluluklarla disipline ilişkin hükümler uygulanacak. Öğretim üyeleri, 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanunu’na göre görevlendirilemeyecek, 3 ay ve daha uzun süreyle üniversite dışında hizmet veremeyecek.
bu Covid Corona virüs salgını çoğu 60 yaş üstü olan değerli hocalarımızı kaybetmemize yol açacak malesef. Bulaşma her türlü olacak bu kesin ve bu salgın 1,5-2 yıldan aşağı kesinlikle tamamen kaybolmayacak.Bu ölümcül bulaşıcı hastalık Ya toplu taşımada ya ders verilen 30-60 kişilik sınıflarda ya da akademisyenler arasında ya da bir konferans veya yurt dışı toplantısında veya herhangi bir toplantıda bulaşacak. Tüm öğrencilerin toplu taşımayı kullandığını düşündüğünüzde ve bir sınıfta hergün 3-5 saatinizi onlarla geçirdiğinizde tehlikenin ne kadar büyük olduğunu görebiliyoruz.
Bu 2-3 sene çok sayıda değerli hocalarımızı kaybettiğimiz çok acı bir yıl olacak maalesef, biran önce önleyici önlemler alınmalıdır.
Ne için yaşadığını unutmuş bunlar. Git yat dede, sonra otobüste yer istiyorsun vermeyince kızıyorsun.
ÜZÜM YEMEK Mİ, BAĞCIYI DÖVMEK Mİ? Tasarıda Yrd. Doçentlerin Y. Dil puanı 55’e çekilmiş. Doçentlikte mülakat kalkmış. Hatta görsel ve yazılı basında daha kolay doçent olunabilmesi için sınırlar zorlanıyor. Peki SANAT ALANLARINDA Prof. ve Doçent atama kriterlerini sağlayan hatta kat be kat aşan deneyimli, başarılı öğretim görevlilerine; Yabancı Dil’in tek kriter olması nedeniyle neden “Sanatta Yeterlik/Doktora” yaptırılmıyor? Amaç, sanatta mı yeterlik yoksa Y.Dilde mi yeterlik isteniyor? Yabancı dilde sınırlı olmanız sizi yeteneksizleştirir mi? Sanatçı kimliğinizi mi tehdit eder? Sanat yapmanıza ve sanatta yeterli olmanıza engel mi teşkil eder? Dünyanın hangi üniversitesinde böyle bir örnek var? Akademik hayatta 30 yıldır devam eden bu problem neden görmezden geliniyor? Sanat alanlarında Y.Dil amaç değil araç olmalı, avantaj olmalı, kriterlerde yüzdelik dilim içinde değerlendirilmeli, tek şart olmamalıdır. Umarım birileri anlar…..
Emeklilik yaşı 67 olan öğretim üyelerine 75 yaşına kadar sözleşmeli çalışma imkanı getirilmiş. Öğretim görevlileri ise 65 yaş ile sınırlandırılmış. Yani öğretim görevlilerinin akademik ehliyeti yaş itibariyle nihayete eriyor. Ne hikmetse (eski SSCB komünist partisi prezidyum üyeleri gibi) öğretim üyesi daha zinde olup 75 yaşına kadar devam ediyor. Bu ayrıcalık neden? Çalışmak isteyen öğretim görevlisine (67 yaş) aynı olanaklar tanınamaz mı?
Genç akademisyenlere fırsat yaratılmalı, 67 yaş sınırı ayırım gözetmeksizin tüm akademisyenler için sınırlandırılmalıdır.
Yrd. Docentlik kalkiyorsa Docentlik icin bu durumda Dr. oncesi, profesorluk icin de Dr. sonrasi yapilanlara bakilmalidir.
Şu üniversitelerdeki FETÖ dışındaki yapılanmalara da bir eğilseler. Adamlar bölüm içinde birbirleriyle uğraşıyor, hatta bununla kalmayıp yüksek lisans ve doktora öğırencilerine danışman hocaları sebebiyle problem çıkartılabiliyor. Bir de bazı bölümlerde bakıyorsunuz nasıl olmuşsa hocaların ekseriyeti ülkücü oluyor, veya solcu oluyor… Siyasî görüşe göre bölüme arş. gör. aldıkları için yar. doç., doç., prof. olduklarında kadroda ekseriyeti aynı siyasî görüşten oluyor herhalde…
Genç akademisyenler kadro sorunları yaşarken emeklilik yaşı gelmiş kişilerin sözleşmeli olarak çalıştırılması sistem içindeki krizi daha kötü hale getirecektir. Akademideki mevcut sorunlar ortadayken yapılan bu düzenleme mantıksızdır.
Dinozorlar çağına dönüş. Yazık yazık.